Kişisel Verilerin Korunması ve Unutulma hakkı
17/11/2019
Unutulma Hakkı konusunda, dünya genelinde tedbirler alınıyor ve ülkeler bu tehlikeye karşı çeşitli kurumlar ve kurullar kurarak, bu tip kişisel verileri elinde tutan yerleri denetliyor, disiplin altına alıyor ki insanlar kendisini güvende hissedebilsin. Devlet başkanlarının dinlenmesi, gizli belgelerin yayınlanması, konuşma kayıtlarının paylaşılması meseleleri her ne kadar casusluk kapsamında ele alınsa da sıradan görünen küçücük verilerin istihbarat amaçlı kullanıldığı da bir gerçek. Güvelik konseptinin özelikle bilişim ve siber güvenliğin bu noktada dengesinin iyi oturtulması lazım. 2013 yılında gündem, Edward Snowden tarafından ortaya çıkarılan mahremiyet ihlalleri konusu ve başta Google, Facebook, Apple gibi sanal alemin devlerinin kullanıcıları olmak üzere milyonlarca kullanıcının erişim bilgileri de dâhil pek çok kişisel verisini ABD Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (National Security Agency-NSA) ulaşabileceği bir formata getirmesi ile çalkalanmıştı. Birbiriyle alakasız görünen birçok verinin bir istihbarat birimine akması, meseleyi bu derinlikte ortaya çıkardı ve durumu bir iç güvenlik meselesinden, uluslararası güvenlik meselesine çevirdi. Akabinde Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın gündemine taşınan ve karar bağlanan “Google-İspanya Davası”, “İrlanda Dijital Haklar Davası” ve nihayet “M.Schrems-Veri Koruma Komisyonu Kararı” çok önemlidir. Google-İspanya kararında; şimdilerde pek revaçta bir konu olan “unutulma hakkı” ele alınmıştır. Bu davada başvuran bir kişi Google’in kendisi hakkındaki bir haberin kısayolunun kaldırılmasını istemesinden doğmaktadır. Bu mesele şimdilerde çokça önümüze gelmektedir. Kişinin aleyhine olan haber beraat etmiş olsa bir arama motorlarında kalmaktadır. Bu da itibarı açısından can sıkıcıdır. Bir diğeri İrlanda Dijital Haklar Kararıdır. Burada İrlanda’daki bir direktifin mahiyeti tartışılmış ve sabit, mobil veya internet telefonu ile e-posta iletişimi verilerinin altı aydan iki yıla kadar saklanmasını düzenleyen bu direktif geçersiz ilan edilmiştir. Son olarak ise M.Schrems-Veri Koruma Komisyonu Kararına değinmek gerekir burada da Maximillian Scherms Avusturya vatandaşı olup söz konusu olayda İrlanda Veri Koruma Otoritesini dava etmiştir. Dava konusu uyuşmazlık Scherms’in daha önce, Facebook tarafından kişisel verilerinin ABD’de tutulmasının kendisi bakımından ihlale sebep olduğu gerekçesiyle yapmış olduğu başvurusunun İrlanda Veri Koruma Otoritesi tarafından reddedilmesi üzerine meydana gelmiştir. ABD hukuk kurullarının incelenmesi sonucunda AB vatandaşlarının başta kişisel verileri olmak üzere temel hakları bakımından tehlikeli sonuçların ortaya çıkabileceği değerlendirilerek karar verilmiştir.